Kuran’dan dualar

yorum yok
1.608 kez görüntülendi okuma
20 Mayıs, 2014

kurankalp

Kur’an’dan Duâlar

“(Rabbimiz!) Ancak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız. Bize doğru yolu göster.

Kendilerine lütuf ve ikramda bulunduğun kimselerin yolunu; gazaba uğramışların ve sapmışların yolunu değil! (Fatiha Sûresi, 5-7)

“Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl, neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize ibadet usullerimizi göster, Tevbemizi kabul et; zira, tevbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak Sensin.” (Bakara 126)

“Onlardan bir kısmı da: Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iylik ver. Bizi cehennem azabından koru! derler” (Bakara, 201)

“Câlût ve askerleriyle savaşa tutuştuklarında: Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır. Bize cesaret ver ki tutunalım. Kâfir kavme karşı bize yardım et, dediler. (Bakara, 250)

İbrahim Rabbine: Ey Rabbim! Ölüyü nasıl dirilttiğini bana göster, demişti. Rabbi ona: Yoksa inanmadın mı? dedi. İbrahim: Hayır! İnandım, fakat kalbimin mutmain olması için (görmek istedim), dedi. Bunun üzerine Allah: Öyleyse dört tane kuş yakala, onları yanına al, sonra (kesip parçala), her dağın başına onlardan bir parça koy. Sonra da onları kendine çağır; koşarak sana gelirler. Bil ki Allah Azîzdir, Hakîmdir, buyurdu. (Bakara, 260)

“Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef kılar. Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de kendinedir. Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme! Bizi affet! Bizi bağışla! bize acı! Sen bizim mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et! (Bakara, 286)

“(Onlar şöyle yakarırlar:) Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğritme. Bize tarafından rahmet bağı?la lütfu en bol olan sensin. (Al-i İmran, 8)

“(Bu nimetler) “Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla, bizi ateş azabından koru!” diyen;

Sabreden, dürüst olan, huzurda boyun büken, hayra harcayan ve seher vaktinde Allah’tan bağış dileyenler (içindir).” (Al-i İmran, 16-17)

Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti. “Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda ) sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl! (Âl-i İmrân, 147)

“Sen sadece Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. “Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, müslüman olarak canımızı al,” dediler. (A’raf, 126)
“Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı devamlı kılanlardan eyle; ey Rabbimiz! Duamı kabul et!” (İbrahim, 40)
Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat ger ve: “Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et!” diyerek dua et. (İsrâ, 24)

O (yiğit) gençler mağaraya sığınmışlar ve: Rabbimiz! Bize tarafından rahmet ver ve bize, (şu) durumumuzdan bir kurtuluş yolu hazırla! demişlerdi. (Kehf, 10)

Musa: Rabbim! dedi, yüreğime genişlik ver. (Tâhâ, 25)

(Resûlüm!) De ki: Bağışla ve merhamet et Rabbim! Sen merhametlilerin en iyisisin. (Mü’minûn, 118)

(Ve o kullar): Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takvâ sahiplerine önder kıl! derler (Furkân, 74)

(İnsanların) dirilecekleri gün, beni mahcup etme. (Şuarâ, 87)

O gün, ne mal fayda verir ne de evlât. (Şuarâ, 88)

Ancak Allah’a kalb-i selîm (temiz bir kalp ile) gelenler (o günde fayda bulur). (Şuarâ, 89)

“Rabbimiz! Bizi ve bizden önce gelip geçmiş imanlı kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin bırakma! Rabbimiz! Şüphesiz ki sen çok Şefkatli, çok merhametlisin!” (Haşr, 10)

Kâfirleri başımıza geçirme

“Ey Rabbimiz! Kâfirleri başımıza musalallat etmek suretiyle imtihan etme, günahlarımızı bağışla. Ey Rabbimiz! Şüphesiz ki Sen, “Aziz’sin, Hakimsin” (Mümtehine, 5)

“Ey Muhammed! De ki: “Sığınırım sabahın Rabbine; yaratıklarının şeririnden, çöktüğü vakit karanlığın şerrinden, düğümlere üfleyenlerin şerrinden, hased ettiği vakit, hased edenin şerrinden.” (Felâk, 1-5)

“Ey Muhammed! De ki: “Cin ve insanlardan olan ve insanların kalbine vesvese veren, o sinsi vesvesecinin şerrinden, insanların Rabbi, İnsanların mâliki ve insanların mâbudu olan, Allah’a sığınırım.” (Nâs, 1-6)

Gerçek dua:

“Gerçek dua ve ibadet ancak O’nadır. O’ndan başka çağırdıkları putlar kendilerine hiç bir cevap vermezler. Durumları, suyun ağzına gelmesi için avuçlarını ona açmış bekleyen adamın durumu gibidir. Hiç bir zaman suya kavuşamaz. İşte kâfirlerin yalvarışı da böyle, boşunadır.” (Ra’d, 14)

Yûsuf’un duası:

“Rabbim! Bana hükümranlık verdin, rüyaların yorumunu öğrettin. Ey göklerin ve yerin yaradanı! Dünya ve ahirette işlerimi yoluna koyan sensin; benim canımı müslüman olarak al ve beni iyilere kat” (Yûsuf; 101)


Bir önceki yazımda « makalem var.
babasultan

Doğru, Güzel ve Adil olan her şeyi sever, efendiliğe bayılır. Yalandan dolandan ikiyüzlülükten nefret eder.

ETİKETLER :

Yorumlar



Bir Yorum Yazmak İstermisiniz ?